Wednesday, February 11, 2009

Resimler ve mutluluk









Kocamin Smithsonian Art Museum'da yapilacak bir organizasyonla ilgili toplantisi vardi. National Portrait Gallery ayni binada diye atladim ben de gelicem diye. Meger orda bir hazine sakliymis da benim haberim yokmus. Ismi Luce Foundation Center bu hazinenin. Binanin en ust katinda. http://americanart2.si.edu/luce/index.cfm Burasi muze icinde muze sanki. Butun herseyi camlarin ardina almislar. Ayni katta bir de koruma atolyeleri var, tahrip olan eseleri aynen aslina uygun yeniliyorlar.

Resimleri gordugumde ne kadar mutlu oluyorum anlatamam. Garip bir benzetme olucak ama hani cok susariz da su iceriz doya doya ya da cicekleri boyle icimize ceke ceke koklariz ya, resimleri gordugumde de sanki ben oyle bir hisse kapiliyorum. Beynimde bir merkez varmis da uzak kaldigimda seviyesi dusuyormus tekrar baktigimda sanki o seviye yavas yavas yerine geliyormus gibi geliyor. Beni cok mutlu eden bir kac seyden biri. Istanbul'da biennaller olurdu(hala oluyor da ben yetisemiyorum), ne cok severdik onlari. Herkes bir seye benzetmeye ugrasir o degisik eserleri ama biz sadece bakmayi seviyorduk. Istanbul gibi tarihi ve sanat kokan bir sehirde buyudugum icin cok sansliyim. Bu konuda sansim devam ediyor cunku Washington DC bir muze sehri. Her turlu muze mevcut ve ben bir muze manyagi olarak coguna birden fazla gitmis bulunuyorum ama hala gitmediklerim var. Aslinda Orhan Pamuk'un "Masumiyet Muzesi"ni okuduktan sonra kucuk butik muzelere de ilgim artti. Bende bir cok merakin baslamasinin nedenidir Pamuk'un kitaplari...

Minyatur bolumu cok hosuma gitti, bir dugmeye basiyorsun aciliyor, ayni dugmeyle kapaniyor.










Ciktigimizda hava hala aydinlikti, ruzgarli bir aksamustuydu ama hava hala guzeldi.